Filistin Sağlık Bakanı: El Şifa Hastanesi’ndeki Hamas Karargâhına İlişkin İddialara İlişkin Kanıt Bulunamadı
Filistin Sağlık Bakanı Mai El Kaila, BBC Arapça’ya yaptığı açıklamada, İsrail’in baskın yaptığı Gazze’deki El Şifa Hastanesi’nde Hamas karargâhının bulunduğuna dair iddiaları destekleyecek hiçbir kanıt sunulmadığını söyledi.
İsrail askerleri Çarşamba günü hastaneye baskın düzenleyerek Hamas’ın El Şifa Hastanesi’ne bağlı bir silah deposu ve komuta merkezi olduğunu öne sürdü.
ABD de Hamas’ın askeri varlığına ilişkin istihbaratları olduğunu söyledi ancak Hamas iddiaları yalanladı.
Filistin Sağlık Bakanı Al Kaila, İsrail’in “kanıt göstermesi gerektiğini” belirterek, şunları kaydetti:
“Hastaneler korunmalı ve görevlerini yapmalı. El Şifa Hastanesi beş gündür İsrail ablukası altında. Hamas’ın orada karargâhı varsa bunu bize göstermeleri gerekiyor.”
El-Kaila, İsrail’in kendi anlatısını desteklemek amacıyla hastaneyi ve orada barınan “10 bin sivili” “tamamen görmezden geldiğini” belirterek, şunları kaydetti:
“İşte bu yüzden bu savaş durmalı çünkü bu herkes için yıkıcı ve kazanan yok.”
BBC hastaneye girdi
İsrail ordusu tarafından BBC ve ABD’den bir televizyon ekibi El Şifa Hastanesi’ne davet edildi.
İsrail, hastanede bulduğunu söylediği silah, mühimmat ve çelik yelek gibi ekipmanları BBC ile paylaştı. İsrail ordusu bunların Hamas tarafından burada saklandığını iddia ediyor.
BBC’nin hastane ziyareti son derece kontrollüydü ve muhabirlerin hiçbir doktor veya hastayla konuşmasına izin verilmiyordu. Ancak ziyaretle ilgili haberlere herhangi bir sansür uygulanmadı.
Öte yandan hastanede çalışan doktorlar, daha önce El Şifa yerleşkesinde Hamas’ın askeri varlığıyla karşılaşmadıklarını ifade etti.
Hastanedeki koşullar
Filistin Sağlık Bakanı El Kayla, Gazze’nin en büyük hastanesi olan El Şifa’daki durumun “korkunç” olduğunu ve herhangi bir iyileşme belirtisi göstermediğini söyledi:
“Sağlık çalışanlarına, hastalara ve oraya sığınanlara içme suyu, yiyecek yok.”
Filistinli bakan, “Orada ortam çok kötü ve insanlar işgal güçlerinden korkuyor. İşgalci ordunun kuşatması altında bu korku hissediliyor, bunu birinci ve ikinci intifada günlerinden beri biliyorum. Halk arasında korku hakim. Oradaki insanların çoğu çocuk ve kadınlardan oluşuyor.”
